-->

18 Eylül 2012 Salı


Okulların açılmasıyla  birlikte düzenli hayata geçme vakti geldi .
Yaz tatili boyunca ne yatma vakti, ne kalkma vakti vardı.  Herkes kafasına göre  takılıp başı boşluğu sonuna kadar kullandı sanırım.   Zaten tatilin  anlamı da bu değil mi?
İşimiz turizm olunca haliyle, pek çok insanla içice  olma ve gözlem yapabilme şansımız  oluyor.
Gözlemlerim sonucunda da beni  en çok etkileyen  şey , zamane  çocukların tamamen  teknoloji  kurbanı olmalarıydı.  Yaz boyunca gördüğüm her çocuğun elinde İpad ,İphone ve yeni moda şu kocaman kulaklıklar.  Plajda çocuklar kumla oynamak yerine bunlarla  oynamayı tercih ediyordu.  Benim  çocuklar da dahil tabii bunlara :(
Neyse ki, tatil bitti ve yeni kurallar getirmenin de vakti geldi !
Sizleri bilmem ama bizim evin kuralı  şöyle;
Önce bütün elektronik aletler toplanır . 
Aile bir araya gelip bu tıngırtıların kullanımıyla ilgili zamanlama  planı yapılır. 
Bu plan programına  uymayanlara da hakkında gerekli ceza kesilir :)
Bakalım ne derece başarılı olacağız bu tutumumuzda!!!

 

17 Eylül 2012 Pazartesi

ZAMAN TÜNELİ
















İki  aynı  heyecan  ve mutluluğu  yaşadığım, iki ayrı gün! 










14 Eylül 2012 Cuma

İLK HAFTA GÖZLEMLERİM

        Şunu anladım ki; ikinci çocuk ta anne deneyimli olduğundan daha sakin ve bilinçli oluyor. Elbette ikincide de heyecanlanıyor, özeniyor ama daha sakin oluyor.
Öncelikle ilkokulda devlet okulunun  tercih edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben özeli de devleti de deneyim etmiş bir anne olarak devletten yanayım. Tabii ki güvendiğiniz ve içinize sinen bir okul , en önemlisi de öğretmen bulursanız. Seçme şansınız olursa, ne ala! Çok şükür benim seçme şansım vardı. Şu an Mısra'yı okutacak öğretmen geçen sene Buse'yi mezun etmişti. Buse  2 sene okudu Kemal öğretmende. Gerçi o zaman da benim tarafımdan seçilmiş bir öğretmendi Kemal öğretmen. Kendisini bulduğum için çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Gerçi bu çocuklarım şansı olsa gerek :) Çocuklar söz konusu olunca işi şansa bırakmam ya, o da ayrı :)
        Çocuklarımın gittiği okul tam da hayallerimi süsleyen tarzda bir okul.  İçinde koca koca ağaçları olan bahçe içinde tek katlı bir okul. Üstelik okul binasında sadece 1  , 2  ve 3. sınıflar var. 5 şubeden oluşan birinci sınıfların mevcudu da 17- 22 arasında değişiyor. Bizim ki 18 kişilik bir sınıf. İnanması zor biliyorum.  Ha! okulumuzun eksikleri yok mu var elbet. Mesela kapalı spor salonu, konferans salonu, bilgisayar odası v.s. yok ama çok da dert değil bence.  Olsa elbette çok iyi olurdu ama benim için de başka artıları var. Mesela dün kardeşimle konuşuyorduk ( Onun kızı da Mısra ile yaşıt.  O da okula başladı.  Benim Tuniş'im dün annesine demiş ki,
''Anne , biz okulda saklambaç oynamak istedik. Ama bahçede saklanacak hiç yer yoktu.'' Çünkü bahçelerinde hiç ağaç yok dümdüz bir okul bahçesi. Yazık kıyamam! Sinir oluyorum ağaçsız okullara, bu kadar zor mu yani her okula ağaç dikilmesi ?
Bizimkiler  bahçede  oyun  oynarken...

 
         Dikkatimi çeken diğer konu ise ;
Mısra'nın sınıfına bakıyorum da , çocuklar o kadar sakin ve huzurlu ki, sanki çocuklar aylardır okula gidiyormuş hepsi öğretmenini önceden tanıyormuş gibi.
Oysa Buse kolejde 1' e başladığında sınıf çılgın gibiydi.  Çocuklar çığlık çığlığa bağırıyor , oradan oraya amaçsızca koşturuyordu. Öğretmen de onları susturmak için daha çok bağırıyordu.  Şimdi ikisi de benim kızım olduğuna göre , ikisinin de ortamını karşılaştırdığım zaman , fark ortada zaten.
İşte bu yüzden de devlet okulu tercih sebebim.
Ama en önemlisi öğretmen. Çünkü çocuk hangi okula giderse gitsin tek muhatabı öğretmen , bütün bir gün birlikte vakit geçiriyorlar.

         Bugün beni çok sevindiren bir olay daha oldu. Bir haftadır merakla beklediğim ders kitaplarımızı aldık . Bütün bir dönem boyunca görmeleri gereken sadece iki kitap var. Bunların da içeriğine bakacak  olursak, 4 yaş anaokulu seviyesi diyebilirim.  En azından Mısra için öyle.  Yani 6-7 yaş çocuğuna bunları veremezsiniz , yazıktır.  Neyse ki öğretmenimiz çok deneyimli ve bilinçli bir öğretmen de gerekeni düşünmüş .  İşte sevindiğim nokta burası. Çocuklara  oyunla da olsa  her türlü bilginin  verilebileceği  konusunda  hem fikiriz....
        Ama ne olursa olsun ben her zaman ki  gibi ek kaynaklar kullanarak  evden takviye yapacağım genede.Buna da kimsenin itirazı olmaz herhalde ?
 

10 Eylül 2012 Pazartesi

ŞİMDİ  OKULLU  OLDUK , 
                        SINIFLARI  DOLDURDUK.

 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

 
 
 
 
 
 
 
 







İŞTE OKULUM ...

İŞTE İLK GÜNÜM...

 

TANIŞALIM & KAYNAŞALIM HAFTASI


Haydi çocuklar okula !
 
 
Bugün ilkokul birinci sınıf öğrencileri,velileri
ve tabii ki öğretmenleri için çok heyecanlı bir gün. Küçük küçük eller artık kalem tutacak, yeni
arkadaşlar edinecek, en önemlisi de gerçek anlamda birey olarak kendilerini keşfedecek ve hayat mücadeleleri başlayacak. Kah! sevinecek kah! üzülecekler. Mücadele etmeyi öğrenecek, doğruyla yanlışı ayırt edecekler.
Belki zorlanacaklar ama elbet öğrenecekler. Bugün evden ayrılıp, öğretmenleriyle buluşacaklar.Belki annelerinin belki de babalarının yerine koyacaklar öğretmenlerini. Onda  arayacaklar  şefkati , ilgiyi...
Kimileri  hayal  kırıklığına  uğrayacak , kimileri de çok  mutlu olacak. Ben de tüm çocukların mutlu olacakları, okulu ve okumayı sevdiren, empati sahibi, çocuk ruhundan ve psikolojisinden anlayan, vicdanlı ve mutlu (mutlu öğretmen= mutlu öğrenci) öğretmenlerin elinde başarılı bir okul hayatı diliyorum.
 

1 Eylül 2012 Cumartesi



            Merhabalar,  Bu  Blogu hazırlamamın sebebi  küçük kızım  Mısra 'nın  ilkokula  başlamasıdır.
            İstedim ki , Pamuk  Prensesimin  okul  yaşantısını , deneyimlerini , anılarını not alıp ,  Ona kalıcı bir şeyler bırakırken; aynı  zamanda da heyecanlarımızı , endişelerimizi , yaşayacağımız başarı ve zorlukları  sizlerle  paylaşıp ,ortak noktalarda buluşabilmek .  Bu yıl ilkokula başlayacak  çocukların  ebeveynleri  olarak  yaşadığımız  endişelerin ortak olduğunu düşünerek , herkesin  kendi deneyimlerini  burada  paylaşması, belki de birbirimize  destek olup, yol göstermesi  fikri  beni çok heyecanlandırıyor.
            Resimde ne de güzel  ifade ediyor, Bilgi Ağacı. Çocuklarımızın da , bu  Bilgi Ağacının altında ki çocuklar  gibi  hep  mutlu ve başarılı  olmaları, doğru  bilgilerle  donatılmaları  dileğiyle...