Evet, kış hastalıklarından korkmam , bahar hastalıklarından korktuğum kadar!
Çok şükür koca bir kışı neredeyse hiç hastalıksız, ilaçsız en önemlisi de antibiyotiksiz geçirdik. Gerçi klasik bir İstanbul ziyaretimiz(yılbaşı ) dönüşünde Mısra ve ben feci üşütmüştük. Ancak benim ısrarla doğal yöntemlerle, bitki çayları v.s. Bu hastalığın üstesinden geldik çok şükür! Üstelik hiç ilaç almadan. Ama dedim ya ani gelen bahar havası hep korkutmuştur beni! Korktuğum da başıma geldi. Geçen hafta sonu havaların ani ısınmasıyla birlikte çocuklar da şaşkın şaşkın ne giyeceğini bilmeksizin kendilerini sokağa attılar. Gün boyu koşturup oynamak ve tabi ki terlemek ...
Pazartesi okul çıkışı da bahçeye çıkmaları ve eve sucuk gibi terli gelmeleri sonucunda Mısra akşama ateşlenmeye başladı. Geceyi 39,3 derece ateşini düşürmekle geçirdim . Sabah bademcik kontrolü sonrasında bembeyaz iltihap olduğunu görünce de antibiyotiğe başladık mecburen. Salı ve çarşamba günü okula gitmedi. Şansına da okulda en zor harf olan (ğ) yı öğreniyorlardı. Biz de ateşimiz düştükçe çalıştık tabi!
Perşembe günü okula gitmeye başladı.
Bugün (cuma) de bütün harfler bitmiş bulunuyor :))Hadi hakkımızda hayırlısı !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder