-->

12 Kasım 2012 Pazartesi


 
Dünya Çocuk Kitapları Haftası

Okumak; İnsanı geliştiren ona yeni dünyalar kazandıran, bilgi, görgü ve bakış açısını geliştiren en önemli etkinliklerden biridir. Uygar toplumlar, okuma oranının yüksek olduğu toplumlardır. Bu nedenle okumayı alışkanlık haline getirmek çok büyük önem taşımaktadır.
Okumanın önemi, beraberinde kitabın önemini de ortaya koymaktadır. Kitaplar bize değişik yaşamlar sunan, kültürümüzü zenginleştiren bilgimizi arttıran en iyi dostlarımızdır.
Kitap okuma alışkanlığı küçük yaşlarda edinilir. Bu nedenle çocuklara okumayı sevdirmeli, okuma alışkanlığı kazandırmalıyız. Bu amaçla her yıl Kasım ayının 2. Pazartesi günüyle başlayan hafta Dünya Çocuk Kitapları Haftası olarak kutlanır. Hafta boyunca çeşitli etkinlikler düzenlenir, çocuklara kitap okumanın önemi kavratılmaya çalışılır.
İlk kez 1917 yılında Amerikalı kütüphane yöneticileri tarafından kitap haftası düzenlenmesi önerilmiştir. Bu öneri kitapseverler arasında sevinçle karşılanır. Yazarlar, aydınlar, yayıncılar böyle bir hafta düzenlemek için çalışmalara başlarlar. Çocuk kitapları haftası zaman içerisinde tüm dünyada kutlanmaya başlanır.
Dünya Çocuk Kitapları Haftası’nın Amaçları
  • Çocuklara kitap okuma sevgisini kazandırmak
  • Daha çok ve daha kaliteli çocuk kitabı yazılmasını ve yayınlanmasını sağlamak
  • Anne, baba ve çocukları kitap almaya yönlendirmek
  • Çocukların evlerinde kitaplık kurmalarını teşvik etmek
  • Okul ve sınıf kitaplıklarına kitap sağlamak
  • Çocuk kütüphanelerinin sayısını arttırmak
  • Ders kitabı dışındaki kitaplarında okunmasını sağlamak
  • Kitabı temiz kullanma alışkanlığı kazandırmak
  • Yeni çıkan çocuk kitaplarının takip edilmesini sağlamak
  • Kitap okuma teknikleri, özet çıkartma ve not alma gibi konularda çocuklara rehberlik etmek
  • Çocuklarla yazarların, imza günü etkinlikleri ile yüz yüze gelmesini sağlamak
Kaynak: Belirli Günler ve Haftalar / Semra Harut, Gün Yayıncılık, 2004.
 
 







Bu kitapların hepsi Buse' nin okuduğu ve kardeşine sakladığı kitaplar. Mısra bu konuda gerçekten çok şanslı. Okunmayı bekleyen 100 ün üstünde kitap var. Öyle heyecanlıyım ki; harfleri tanıdıkları şu sıralarda ufaktan ufaktan okumaya başlayacaklar artık.
Büyük bir sabırla, heceleyerek hatta kekemeleşerek, nefes nefese okumayacağı kitapları dinlemek için sabırsızlanıyorum.
Bu hafta sonu gördüğü sadece ''e'' ve ''l'' harfleriyle ''el,ele,elle'' okuma çalışmalarımızı yaptık bile.
Ama benim ,en ama en heyecanla beklediğim şey; okumasını istediğim ilk kitap , ablasının ilkokul 1 de kendisi için  proje ödevi olarak yazdığı ''  Buse Abla Oluyor'' adlı kitabı.
Düşünüyorum da hala! anlamam çok kolay olmuyor. Buse 'nin henüz 7 yaşını bile doldurmamışken böyle bir hikaye kitabını tamamlamış  olması... Her kelimesinin yaşadığı gerçek olaylardan , hatta konuşulanları kelimesi kelimesine hatırlayıp aktarması , noktalama ve imla kurallarına uymaya çalışması , hikayeyi yazarken anlatım diline gösterdiği özeni , her sayfa için yaptığı resimler için bile günde sabırla  2 saatini ayırması . ''Yeter kızım çok yoruldun , güzel oldu yeterli bu kadar ''demelerime karşılık en güzelini yapmaya çalışması, beğenmedikçe yeniden yeniden yapması ...Okuldan gelip hergün ödevlerini  bitirdikten sonra en az 2 saatini bu projeye ayırması .
Yaşının çok çok üzerinde bir özveri ve çalışma performansının karşılığında elbette okulda projesi olay yarattı.
Öğretmenleri  sadece bir hayal ürünü yaşadıkları bir anıyı, izlediği bir filmi , çizgi filmi yazmalarını istemişti. Tabi bizim kitabı görünce bütün okul öğretmenleri , müdürler, öğrenciler ve veliler de şok oldu.
Buse 'nin bu kitabı yazarken onun başında saatlerce oturmak , bazı olayları hatırlatmak  ve  kendisine de süpriz olan hikayesini ciltleştirip gerçek bir kitap halini almasından   başka hiçbir katkım olmamıştır.
Bu kitabı tam 2 ayda hergün en az 2 saatini vererek büyük bir özveri ve sevgiyle gerçeştiren kızım Buse Saray ile gurur duyuyor ve kendisini çok ama çooooooook seviyorum. Zaten böylesine büyük bir emek sadece sevgiyle olur. Bu da kardeş sevgisi , aile sevgisi...Allah'ım dan en büyük dileğim kızlarımın hayat boyu sevgi ve saygılarını yitirmemeleri , birbirlerine kenetlenip destek olmalarıdır. Bu uğurda elimden geleni yapıp,   yapmaya da devam edeceğim.

Mısra bu not sana :
Anneciğim , çok özel , seni seven bir ablaya sahipsin . Lütfen sen de ona layık bir kardeş ol!
Birbirinizi hep sevin, sayın , koruyun!
Kimbilir belki sen de, bir gün ablan için  güzel bir süpriz  yapabilirsin değil mi?

Not:
Kitabın orjinal hali elbette çok daha güzel. Bir hazine değerinde olan kitabımızın orjinali özel kutularda dosya içinde saklanıyor. O her bir sayfanın her noktasında Buse'min el emeği , göz nuru var. 
Çünkü büyük bir özenle yazdığı her sayfayı resimlendirirken , yazı ve sayfaları yanyana gelecek şekilde tasarlamıştık. Ancak matbaada yapılan yanlışlıktan dolayı sayfaların yanına gelmesi gereken resimler arka sayfalara denk geldi :(
Olsun dedik ,bu da nazarlığımız olsun.
















İşte Buse 'nin ilkokul 1. sınıfta kardeşi  için yazdığı ( abla olma  hikayesi ) kitabın matbaadan çıkmış hali.

Bu arada yeni yazmaya başladığı  hikayenin de sonuçlanması dileğiyle...

Emeğine sağlık anneciğim!
 

2 yorum:

  1. Çok özgün bir paylaşım olmuş. Çok az okuyan insanlarımızı nasıl okuyucu yaparız? sorusuna ancak böyle güzel cevap verilebilirdi. Alışkanlıkları çocuk yaşta kazandırarak belki gelecek kuşakları yetiştirerek onları televizyonun esaretinden kurtarabiliriz. Teşekkürler.
    http://kumtanesiyiz.blogspot.com/

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim, Sevuk Hanım!

    YanıtlaSil